Boş

Wednesday, February 10, 2010 | |

Yıllardır, hatta belki de ilk kez annemin önünde ağlama ve sinir krizine girdim. Beni öyle görmek zorunda bıraktığım için, çok suçlu hissettim. "Ben zaten üzülüyorum, sen de içine atacağına dışa vur, içine attıkça daha da kaybedeceksin sağlığını" dedi. Yine suçlu gibi hissettim öyle deyince. Sanki bir şey gizliyormuş da yakalanmışım; ama ikimizin de farkında olduğu bir duruma üç maymun maskesi yapıyormuşuz. Biliyordum elbette de onun da hissettiğini, fakat durumun vehametini göz ardı edebilsin diyordum. O andan sonra, hep olduğu gibi sessizlik çöktü, bir de fırtına sonrası durgunluğu. Yazmak istedim sadece, beş altı sayfa yazdım da. Anlamsız bir dinginlik doldu evin içi işte. Banyo değil de, mutfak tanıklık etmiş oldu bu kez, ha bir de annem. Önemli faktör.

Şimdi bunları böyle yazınca garip geliyor. "Ben, dönyanın, bunalımlı ve bunu anlatarak gösteriş yapan karısıyam" der gibi. İğrenç. Öte yandan, bunları yazarken şu anki sessizlikle, sanki Tugc'dan, üçüncü tekil şahısmışçasına bahsediyorum. Şunu yaptı, bunu dedi, ağladı, ellerini masaya vurdu, parmakları acıdı, kahve döküldü, annesi "dur sakin ol" dedi. İnsan kendine aniden uzaktan bakmaya başlayıveriyor bu anlarda. Yaşadı, bitti; kim gördü, ne dedi? Ben gördüm, "öfke" getirdim, kara kedi geçti, sular kesildi, inek susuz kaldı. Sanki ben yaşamamışım gibi ilk paragrafı.

Tek benzer duygu, o anki boşalmanın ardından gelen halsizlik ve yorgunluk. Bir de sakızlaşmış, "iyi düşün iyi olsun" retoriği. Başka arzunuz?

Share/Bookmark

4 comments:

Gokhan said...

“Life is like riding a bicycle. To keep your balance you must keep moving” Albert Einstein

peripatetic said...

Benden de sana bir Jedi sözü; "Despair is an illusion that the Dark Side casts before our eyes". Hang in there, olur mu?

verbumnonfacta said...

eskilerin benimsediği en iyi tedavi yöntemi yarayı kanatmakmış, böylece akan kanla beraber yaraya sebep olan mikroplar da akıp gidiyor çünkü.

doğru zamanda yapılmış 'etekteki taşları dökmek' eyleminin o kadar da kötü olmadığını düşünüyorum.

hem bizler annemizin yanında ağlayamayacaksak, başka kime sığınabiliriz ki?

Tugc said...

Geri dönüp bakıyorum, bugün yine aynı durumdayım.Sorun artık son noktaya ve bir itici güç bulamamakta galiba.

Related Posts with Thumbnails

Arşiv