Zaman boşluğunun gerisinden

Wednesday, February 24, 2010 | |

Daha önce de bahsetmiştim bu duygumdan, migrenimin en fazla atak yaptığı, gözümü açmakta zorlandığım anlarda, kendimce beynimdeki kasları düğümden kurtardığımı düşünerek, 'bi şeyler yapabildiğim ve gerçekten becerebildiğim'e inandığım anları hatırlatmaya çalışıyorum, kendime. Hem bir nevi aynı anları yeniden yazıyorum hafızama, hem de bu biraz da travmaya benzer duygumu çözüp, yenme uğraşı oluyor. Bu kez Flekke'deki ilk sene odamı getirdim aklıma ve debelenerek de olsa kalkıp, o senenin andacını buldum ve oda sayfamızı açtım. Laura'nın yazdığı şu satırlara denk geldim, bilmeden nasıl da bana benzer -ya da benim benzediğim, ne farkeder-biri varmış odamda; ancak ordan ayrıldıktan 2 sene sonra dank etti kafama. Ama gariptir; şu an ağrıdan kurtuldum.

"Her ne kadar çoğu zaman kendimi ifade edişim yetersiz, aptalca ve darmadağın olsa da, şunu hep hatırlamalısınız ki; sizi sevdim, seviyorum ve ağlayarak geçireceğim çok gece olacak, sizlerleyken değerini nasıl bilmem gerektiğini anlayamadığım anları geri getirme isteği dolu. Aşkım, sahip olduğum en büyük yaratma ve yıkma gücüm, ve bağlılığım acıyı dağıtıp, peşinizi hiç bırakmayacaktır. " (Laura G.)

Even though most of the times my ways of self-expression are poor, foolish and messed-up, one thing you should remember - I loved you, I love you and I'll spend many nights crying wanting to bring back all the moments spent with you that then I didn't know how to appreciate. My love and devotion shall break the pain and carry on with you wherever you may go, for love is the greatest creative and destructive power that I've ever possessed. (Laura G.)

Share/Bookmark

0 comments:

Related Posts with Thumbnails

Arşiv