Psikoloji bozan çocuk masalları, şarkıları, gel vatandaş!

Monday, February 9, 2009 | |

Küçükken sürekli hasta olurdum. Anaokuluna gideceğim diye tutturunca da annem hasta olmamı bahane ederek bi noktada caydırabilmişti birkaç ayın sonunda beni. 1hafta gidip, akabinde 2 hafta hasta yatınca haliyle zor oluyordu. Ama anaokulu denilince aklıma sadece 2 şey geliyor. Oralet ve içinde yerde zıplayan gözlerin geçtiği çocuk şarkısı.
Oralet önemsiz de; Miço denilen çocuk mudur nedir onun gözleri niye fıldır fıldır yerlerde hala anlayabilmiş değilim. Hadi anlamayı geçtim, travmatik bir hatıra bu. Bu yaşa geldim yerde fıldır fıldır gözlerin hareket olabilecek olma ihtimali inanılmaz içimi ürpertiyor. 
Ayrıca bu şarkıyı hangi akıllı yazmış? Çocuk şarkılarını yazan insanların hem sapık hem de cani olduğu düşüncesini daha da benimsemeye itiyor beni.
Hoş, içinde kelle, kafa, ölü insan dolu ve pedagojik açıdan çocukları sömürebilecek olan "Sarı gelin- Ermeni sorununun iç yüzü belgesel'ini" çocuklara izletip, "feedback" isteyen bir eğitim kurumunun başta olduğu yerdeniz biz. Yerde gezinen fıldır fıldır göz nedir ki?

"Mini mini bir kuş..." diye başlayan şarkı da büyüyünce kurcalanınca çok ayıp şeylerin akılda belirmesine sebep oluyor. Ya da B şıkkı, benim içim fesat.
İçimin fesatlık durumunu es geçip, özgür mutlu uçan bir kuşu, bencilce içeride ötsün diye kafeslemeye odaklanmaya meraklı zihniyeti de kınıyorum. 
Kim yazıyor bu şarkıları ya?
Hatta masalları da...

Annem küçükken bir ayı ve ormanda kaybolan bir kızın birbirine aşık olmasıyla başlayan bir masal anlatırdı. Çocukları filan oluyordu ikisinin. Sonunu da spoiler yapıp söylüyorum, ayı da, çocuklar da ölüyor.. (Aaa ama naptım? neyse...kimse masalları kurcalama merakında değildir heralde artık benim gibi) Bu masalın sonunda da bir şarkısı var ve 22 yaşında duyduğumda, beni hala ağlatıyor. 
"Abi hayvan pornosu bu be" denilebilir, yaşım büyüdükçe ben de şüphelenmeye başladım zaten bundan ama tabii hazin sona ağlamama engel değil. (Abartmayayım, artık ağlamıyorum da, gözlerim doluyor... ) 
İşin kötü yani, "hayvan pornosu" olduğu düşüncesi aklımdan asla da geçmezdi. Ta ki, bu ayı ve kızlı, Yumrumuyumacık (çocuk ayılardan birinin adı buydu) masalını yabancı bir arkadaşıma anlattığımda, benimle dalga geçerek, "Türkiye'de çocuklara masal gibi hayvan pornosu anlatıyorlar galiba" diyene kadar. 
"Kem küm şey... ya değil ama, çok hüzünlü, ölüyorlar, üzülmedin mi yani?" deyip, darılmıştım bi de üstelik. 
Bana ne kardeşim, laf söyletmem ben yumruyumacığıma... Hayvan pornosu ürünü değil, aşk çocuğu o bir kere..."Ayı" ve "Kız" da mahalle baskısı, toplum ayrımcılığını simgeliyor. Abisi de namus cinayetlerini ele alan bir imge orda, ondan öldürüyor... 
Sanki olmayan şey...
Simge olsa ne yazar ayrıca? Biz masal olarak kullanıp, uyku öncesi dinliyoruz zaten.
Hıh...
Yine de hüzünlü bir masaldı vesselam ve annem yine anlatıp, şarkısını söylese, yine gözlerim dolar...


Share/Bookmark

4 comments:

Nakhar said...

masalları çocukları sevmeyen insanlar yazıyor, örneğin La Fontaine çocuklardan nefret edermiş, karısına gönderdiği mektuplarda yazdıklarından bunu çıkartmış bilim adamları...

çocuk şarkıları masalları bir yana hala aynı şeylere inanmıyor muyuz biz, hala bütün filmlerde iyiler kazanıyor, onlarda bir masal nihayetinde :)

ben çocukken barış manço'nun arkadaşım eşşek şarkısını bile korkunç derecede itici bulurdum... :)

o yüzden öldüğünde de salya sümük ağlamadım...

nerden nereye... :)

Tugc said...

Nakhar, valla bak sen şimdi böyle deyince ben de Barış Manço'dan soğudum sanki biraz, hiç o yönden düşünmediğimi farkettim.
Garip olan şey, madem çocukları sevmeyen adamlar yazıyorlar masalları, bunu çocuklardan kurtulalım da uyusunlar diye mi yapıyorlar ki?

Ayrıca, haklısın iyi sonlara filan inanıyoruz da, onlara da inanmazsak, çocuk gibi bir şeylere göz kapalı inanmazsak, o zaman hepimiz birer La Fontaine oluruz, değil mi?

gregor samsa said...

mimi mini bir kuştan büyüyünce ne çıkardın merak ettim.

bir zamanlar, ben o şarkıyı bencillik açısından ele alıp inceleyen bir yazı yazmıştım.

Eleştirel Günlük said...

Cok onemli bir konu bu. Bi ara kizim icin masallar, sarkilar falan aramistim sonra da vazgecmistim. Sarkilar ve masallar nasil da siddet doluydu...

Related Posts with Thumbnails

Arşiv