Beyaz-benekli-banabenzerkedi

Wednesday, March 25, 2009 | |


İnsan, eğer gerçekten insan-sa, cidden garip bir varlık. Hiç alakası olmayacak canlı-cansız-kavramsal başka bir şeye anlam yüklüyor ve ardından o anlam yüklü olan şeye bir şey olursa ya da gerçekleşmezse de oturup üzülebiliyor. 
İlk Öpücük Balığı'nda gördüm bunu, "bu şarkıdan iki şarkı sonra, tamam mı?" ya da "şamfıstıklarının sonsuzluk habercisi" olmalarıyla. Ardından Jean-Pierre Jeunet'nin "Un long dimanche de fiançailles" (uzun bir nişan) filmindeki Mathilde soktu aklıma, "Eğer köpek 4 sn içinde odaya gelirse Manech yaşıyor" demeleriyle.
Kaçınılmaz olan benim de başıma geldi tabii ardından ve sabah kahvaltısına yetişebilmeyi bir şeylerin olabilirliğinin habercisi ilan ettim, yetişemediğimde ise hemen aklımdan ilk geçenin aslında başka bir şey olduğuna ikna ettim kendimi. Yeter ki olabilsin-di yani. Her şey olabilsin diyeydi. 
Çizgilere bakmadan üzerlerine basmamaya çalışmak.
Bilgisayarın ışığı sönmeden 2 kapı öteye gidip gel-e-bilmek.
Posta kutusunda bi şey görmek.
Ve en sonuncusu da, balığımı yaşatabilmek.
Tüm haberci diye görevlendirdiğim şeyleri değiştirebiliyordum-ve değiştiriyordum da olmayınca isteğime ve karamsarlığa kapılma ihtimalime göre- ama "balık"... O olmuyordu işte. O yüzden her sabah pıt pıt sesi önemliydi mesela. Yemeğini unutmamam da. Kendime bile almadığım iyi sulardan ona almam filan da tabii. Garip bir his.
"Balık" öldüğünde göz pınarlarımda azıcık kalmış olan yaşlar, bu sebeple neredeyse hiç kalmamıştı ve acır hale gelmişti. Onu tatilde nereye bırakacağım planları yaparken ölüvermesi... Beni "niye öldün ki" sorusuyla da başbaşa bırakması. 
Yani balık en nihayetinde. Almaya gittiğimde bile "don't you just have a normal- regular- fish?"diyerek seçtiğim ayrıca. Çok dayanmayacağı tahmin edilenlerden.
Ama bağlamıştım ona bir anlam bir kere ve kurtuluş yoktu.
"Küçük Prens" evcilleştirmesi gibi bir duygu, aynı zamanda da "onun için var olmasına inat"tı.

Ama sonra farkettim ki, her zaman oynadığım "ya postanede bi şey olması değil, benim oraya gitmiş olmamdı kriter, o yüzden demek ki hala güvende" oyununa devam etmeliydim.
Ve o yüzden de sokakta bulunmuş ve bir ay zorluğa göğüs gerebilmiş olsa da, sıcak yerde fazlaca huzura kavuşmuş beyaz-benekli-banabenzerkedi'nin de huzurunu bozmamalı. Çünkü başka kriter hep gelebilir. 
Çünkü aslında beyaz-benekli-banabenzerkediler de içimizde bir yerde "bu ne lan? yetti be" anında bile umut kalsın, depresyondan "Üç maymun" moduna geçmeden kurtulabilelim diyedir.

Share/Bookmark

0 comments:

Related Posts with Thumbnails

Arşiv