Ceza

Tuesday, April 28, 2009 | |


Zamanında "pek zeki, karnesi hepsi pekiyi'li" köşe yazarlarımızdan Fatih Altay yazmıştı, aklı sıra polis ve ordunun kadınları en çok koruyan mercii olduğunu imlemek amaçlı.  "Sizin bacak aranızı bile onlar koruyor!" diye garip bir kadın-ordu-polis elele kolkola repliği kaçırmıştı elinden. 
Kadınlar aciz çünkü; çekirdek aileyle, hökümet baba askerleri ve polisleri "höt!" demeden olmuyor, eteğini bunlar kapattı kapattı, kapatmayı beceremezlerse önce birbirlerini suçluyorlar; ardından gelsin cezalar için zamanaşımları, gitsin turist kaçıran abazalar.
Ama en çok sinirime dokunan ise inatla körmüş ayağına yatmamız. Sanki polis iyiymiş, kimse kadınlar yolda yürürken kıçına, memesine, bacaklarına bakmazmış gibi saf umutlara kapılıyoruz. Barış için gelinlikle yürüyen bir kadının tecavüze edilerek öldürüldüğü bir ülkede yaşıyorsunuz, uyanın artık. Onda da "dış imajımız bozulmasın, aman" tasasından çok şaşırmış, asla böyle bir şey yapamazmış, suçluları hemen yakalarmış -ve bu bizim tecavüz, namus cinayetleri, vs vs durumlardaki her zamanki halimizmiş- gibi yaptık. Yoksa ona da, "o da dağlarda napıyormuş canım barış derdine gelinliğiyle" der geçerdik.

7 genç ölüyor kışın bir günü; kurumun başındaki herif çıkıp "üstleri başları açıktı" diyor. 
17 yaşındaki gencecik kızın kafası kesilip, vücudu bir yere, kafası bir yere atılıyor ve doğal refleks gereği sığınılması beklenen emniyet kurumcuğunun haşmetlisi bey; aileye kızlarını takip etmediklerini, serbest bıraktığını söyleyerek çıkışıyor. Bu kızın babası ya da annesi, cinnet geçirip o haşmetliyi silah çekip vursa, "suçlu" diyemem bu durumda. 

Yok ben empatiyi filan geçtim. Diyelim benim kızım fahişe olmuş. Ne yani, fahişe diye öldürülmeyi mi hak edecek? 
Bu şartlarda öyle. 
Kadınlarımızın dizlerini kırdırıp oturtacağız, hala o zaman başına geliyorsa; beeeelki hökümet piyonları suçluyu aramak için, en azından gözlerini yerden kaldırabilirler. Ha onun da garantisi yok, hemen sevinmeyin.

Namus cinayetlerinin,tecavüzlerin, cinayetlerin ceza verilirken en çok hafifletmeye gidildiği bir yerdesiniz. TCK açıkları, katillerin en sevdiği dekolte. Yoksa İlkokuldaki paramın 3bölü5iyle kalem, sonra kalanın 2bölü7 siyle silgi aldım problemlerini de en iyi yargı kullanıyor olmazdı. İyi hali vardı mahkemede, tak 6da1 i iniyor cezanın (hukuk okumadığımdan sayıları tamamen uyduruyorum), babası iyi adamdır, zengindir iyi rüşvet verir; tak bi 4te1 daha, "ya kendini korudu canım, siz de hemen..", tak "buyrun bu da bizim gönlümüzden kopan ceza indirimi." Çarpa çarpa, katillere 3-5ay ceza veriyoruz; o da tabii ölene kendimizce laf edecek bir şey bulamazsak.
Eskilerin bir lafı vardır;
"Vay gidenin haline" derler, ölenin ardındakilerin kalpsizliğini görünce.
Yine öyle.
Vay ölen Münevver'in haline...

Share/Bookmark

2 comments:

Eleştirel Günlük said...

Cinneti anlamak icin daha baska guzel bir ulke olabilir mi allahaskina?

91 said...

bostana korkuluk diye dikmeyeceğin, 3 tane ineği çoban diye emanet etmeyeceğin adamların memleket yönettiği yerde hiç bir şeye şaşırmam, şaşıramam. üzüntü hakkımı saklı tutmak şartıyla.

Related Posts with Thumbnails

Arşiv