Onlar anlayamaz..

Wednesday, October 7, 2009 | |



Bankaların ve ABD'ye ait şirketlere, IMF ve Dünya Bankası'na çeşitli şekillerde tepki verilmesini anlıyor ve destekliyorum da. Ancak, bankaların içindeki insanları riske atacak raddeye kadar ya da hiç suçu olmayan diğer işyerlerini daha da zarara sokma düşüncesi gelince, kafam karışıyor. Çünkü şunu biliyorum ki; malesef o parasını dolduran banka sahiplerinin işleri değil, aksine orayı kullanmak zorunda bırakılan diğer insanların işi aksayacak, orada aç kalmamak için çalışan temizlikçi adama, kırılan camları eli belki de kanaya kanaya toplamak zorunda olacak temizlik işçisine olacak olanlar. Göstericiler arasında bir kız vardı bağıran, 'arkadaşlar içeride insanlar var, neye karşı olduğumuzu unutmayın, zarar vermeyin' diye bağırıyordu. İşte, tam da o kız gibi düşünüyorum. Tepkilerin yolları farklıdır, kimi şiddetle, kimi bağırarak, kimi karalar giyip dolaşarak, kimisi müzikle gösterir. İnsanların artık canına tak edene kadar getirilmiş bu noktada, şiddeti de o yüzden anlayabiliyorum ama masum insanların zarar görmesine de içim elvermiyor, belki de gereksiz bir merhamet olsa da.


Polisin şiddetine tamamen karşıyım, bir kez 'noluyor' diye sormadan ateş açan adamların, hiç suçu olmayan insanları zan altında bırakan, hayatı felç eden bu adamların nesine güvenebilirim ki zaten?... Beyazlar giymiş, elinde çiçeklerle dolaşan adama bile panzerle saldıran adamların, kim masum insanları da zor durumda bırakıyor, kim tepkisini şiddetsiz yapabiliyor algılamasında bulunmasının mümkün olduğunu da düşünmüyorum ayrıca.


Ama başka bi yolu da olmalı.. Senelerce tepki vermememize alışmış ve bizleri tepkisizlik ve sessizlikten ötürü görünmez sanan ve görünmezliği 'kusursuz vatandaşlık' sayan bu merciilere karşı görünür olmanın tek yolunun, onlar gibi 'şiddet'le olduğunu sanmayı da sürdürme düşüncesi de içimi rahatlatmıyor. Çünkü bu adamların şiddetle başedecek yöntemleri varken; akılla, başkalarına yardımcı olmaya çalışma isteğiyle, insani yanları görmeye yetecek yöntemleri yok... Destek alınabilecek kitlelerce insan var belki, onları da uzaklaştırmak doğru mu, bilemiyorum.


Bi bankanın atm'si bozulursa, onun için üzülecek ya da zor durumda kalacak olanlar ne onlar, ne devlet, ne de banka sahipleri... Ama o bankanın çalışanı olan bi güvenlik görevlisi belki... Zor durumda kalan kızına para yollamaya çalışan bi baba ya da anne belki... Karşımıza aldıklarımıza daha fazla destek için sebeplenmeyecekleri yöntemler de olmalı... Bakın işte, üç beş imzaya bakıyorlar, kan dökmeye korkmuyor onlar, çünkü umurlarında değil... Fakat hakkını savunduğunuz, hakları yenilmiş insanları daha da zayıflatıcak, daha da haksızlaştıracak şeyler yapmak, savunulanların gücünü emiyor, emdirtiyorlar... Buna dayanamıyorum işte... Bilmez şekilde ha bismillah deyip dört beş adamla bi göstericiye saldıran adam, kendi hakkının savunulmayı çalışıldığını bile göremeyecek kadar kör... Onlar akıl dilini de, şiddet dilini de anlamaz... Akıl dilinden korkar, şiddet dilinde de karşı olduklarımızla birlik olup, daha fazla şiddetle linç etmeye çalışır... O yüzden başka bi yol olmalı... Artık kabul etmediğimizi gösterecek, susmadığımızı anlatacak, insani bi dünya istemenin o kadar da garip bir şey olmadığını anlatabilecek başka yöntemler olmalı...


Bakın ABD'ye; üniversitelilerin çoğu 'sosyalizm' deyince 'nasıl yani, hayır olmaz' deyip, akıllarına Nazileri getiriyor... Bakın Türkiye'ye; 'komünist' demek hakaret sayılıyor... Böyle olmasın! Sosyalizm deyince insanlar bir otoritenin altında 'höt zöt! kalkmak yok, ses çıkarmak yok!' demek olduğunu sanmasın... Bir liseli öğrenci ülkücü toplantılarını tenefüslerinde bile yapıp, suçlanmazken; öğle arasında 'sol haber' diye arattığı için internette, kendini disiplin kurulunun önünde bulmasın... Çünkü bu adamların anladığı bu.. Yalan yanlış anladıkları şeyi, doğruymuş gibi gösterilmesine yardımcı olmayın...


Öte yandan, birkaç saattir düşününce, ben bu göstericileri destekliyorum. Her ne kadar birkaç eve de taş fırlatmış olsalar da; bankalara olan tepki anlamlı geliyor. Göstericilerden biri, 'niye böyle yapıyorsunuz' diyen bir kadına, 'Teyzecim, bu bankaların kredi borçları yüzünden kaç kişi intihar etmedi mi, biz onların bunu yapmasına izin vermeyeceğiz artık, karşıyız' diyordu, son derece katıldığım şekilde... Belki de şiddeti bi tepki olarak kullanmak da gereklidir ve haklıdır bazı zamanlarda ve benim bu boyutu anlayabilmek için eksiklerim vardır henüz... Ya da medyanın etkisinde bırakılanlardan biri de ben olmuşumdur; sonuçta bu olayı ilk duyduğumda 'nasıl saldırmışlar bakayım' diye bir sevinçle televizyona koşmuştum. Fakat 'polis de ne yapsın, mecbur saldırıyor' sözünü söyletmelerine de içim elvermiyor... Üzerine üniforma giydi diye, üniforma tapınması yaşayan adamların hiç hakları yokken göklere çıkarılmasına...'Bizi yok yere nefessiz bırakmalarına izin vermeyin' deyişim de bu yüzden ama; belki de asıl bunlar yapılmazsa farketmeden sinsice boğulacağız....

Share/Bookmark

1 comments:

Anonymous said...

Çok güzel bi yazı olmuş ellerine sağlık...

Related Posts with Thumbnails

Arşiv