O piti piti, hani karamela?

Tuesday, August 21, 2007 | |

Kapıdan giren bir insan modeli gibi bazen hisler. Bir anda insanı kontrole geçiren...Ne yazacağımı bile tam olarak bilmeden, belirsiz bir gücün beni esir alması...Ne yazmalıyım artık, ne düşünmeliyim, kime ne demeliyim, nasıl olmalıyım.... O kadar çok soru var ki...

İçimi saran bir isyankarlık, her yanıma dokunuyor, içimi ürpertiyor, heyecanlandırıyor...Sevişiyormuş gibi içinde isyanlarla boğuşmak...Kendini kendine kabul ettirmek gibi bir şey. Kendi düşüncelerini, kendi en gizlilerini, yine en gizemli yerlerle buluşturmak gibi...Karşı çıkmak, kavga etmek ama yine o kavgayı içinde atlatmak ve istemediklerini kabullenmekten korkmak...Neden korkar insan hata yapmaktan bu kadar?
Risk almaktan, bir defalık bile olsa gözleri kapayıp atlamaktan? Geçmişi yüzünden mi? Geçmiş dediğimiz, geçmiş olmamalı mıdır zaten? Neden geçmişi hala aksesuar olarak yanlarımızda taşırız ki biz? Geçmiş geçmiştir, gitmiştir ama geçmiş hep burdadır, kırmızı bir şarap eşliğinde de akla gelir, kafada filmler çeker oscarlık....

Bazen repliklerimi unuttuğumu düşünüyorum, arkaya dönüyorum bakıyorum, arıyorum soruyorum herkese, bağırıp çağırıyorum hatta...Masal kitaplarını bile karıştırayım diye düşünüyorum, bir iz bulurum, kaybettiğim, unuttuğum repliklerimi bulurum ümidiyle.

Yoksa siz sahnede değil misiniz? Yok öyle sahneden kaçmak... Hem bana sormamıştınız bile!



Bir hokus pokusluk kutucuklarla çevrili bir adada gibiyim. *Hokus pokus* var olanlar yok oluyorlar, *hokus pokus* duyguları da yok oluyor, *hokus pokus* ben gidiyorum, şimdi 24’e 3 var, *hokus pokus* geleceğim, küresel ısınmazsak kar topu oynamaya...

Share/Bookmark

0 comments:

Related Posts with Thumbnails

Arşiv